Blog İpuçlarıKişisel

Bir Blog Taşıma Hikayesi ve Blog Yedeklemenin Önemi

2010 ağustosta , sevgili Elif Şafak’ın bir hikayesinden esinlenerek ve benim dışa dönük, ışık vuran tarafımı gösterdiğini düşünerek Ayın Aydınlık Yüzü adını verdiğim blogla, blog dünyasına ilk adımımı atmıştım. Altı yıldan fazla bir süre geçti. Geriye dönüp baktığımda onlarca olay, çocuklarımın büyüme günlükleri, acı- tatlı bir sürü anı, okuduğum yüzden fazla kitapla ilgili notlarımın çok değerli bir şekilde arşivlenmiş olduğunu görmek beni öyle mutlu ediyor ki. Eğer blog yazmasaydım hiçbirini hatırlayamayacak ya da bölük pörçük anımsıyor olacaktım.
2015’in 29 ocağında bir yazı yazdım: Blogda Yeni Görünüm ve yolumuz Gökhan’la kesişti. Blogger’lik hayatımda yeni bir dönem böylece başlamış oldu. Pek çoğumuza yaptığı gibi bana da hiç karşılıksız yardım etti. Kısa sürede blogun bir sürü teknik eksiğini tamamladı, yepyeni ve çok sevdiğim bir tema kurdu. Daha bir hevesle yazar oldum ve izleyici sayım önceki yıllara göre hızla arttı.
Yaklaşık altı ay önce nasıl olduğunu anlamadan kendimi blogumun yöneticiliğinden sildim. Ayarlar, istatistikler, hepsi kayboldu. İnatla yazmaya devam ettim, elim alışmıştı bir kere. Epey süre böyle devam etti. Sonra bir gün baktım ki sol üst köşede (Ana sayfada, blog adının yazdığı yerde) kocaman bir ünlem çıkıyor. Google beni uyarıyor demekti galiba. Bu arada epey araştırdık ama tekrar yönetici olmanın yolunu bulamadık.
29 ocak 2015 tarihli yazıda bir kitaptan da bahsetmiştim: Her Şeyin Başı Blog. Yazarı ısrarla ”niş” olmanın önemini anlatıyordu. Demiştim ki:
”Her şeyden biraz bilmektense, tek bir konuda her şeyi bilmek sanal alemde yazarını en üste taşıyormuş. İyi de nasıl olacak bu? Ben daha çok günlük gibi yazmayı seviyorum. Kitap, sinema, çocuklar, mekanlar..Ne yapmalı? Kafamda deli sorular..”
”Madem blogu yenileyeceğim hayattaki tutkumla yani kitaplarla ilgili olsun” dedim. Günlük yazılarımdan da vazgeçmek istemedim ve benim Ayın Aydınlık Yüzü yavrulayıp iki tane blog oldu. Okuduğum ve paylaşmaya değer bulduğum kitaplarla ilgili yorumlarım, alıntılar, kitabı okuma hikayem gibi bir sürü şey paylaştığım blogumun adı: Önüm Arkam Kitap. Haftada en az bir kitap girmeyi planlamıştım, şimdilik daha fazla yazıyorum. Önceliğim  tekrar tekrar okunmaya değer, bitirdiğimde etkisinden kurtulamadığım, beni bir üst seviyeye taşıyan yapıtlardan bahsetmek.
Sevgili Günlük
Bodrum’daki hayatımız, çocukların büyümesi, okulları, izlediğim filmler ve iç dökmelerimden oluşan ise Sevgili Günlük.
Eski blogdaki 419 yayını taşımayı hala bitiremedim. Sevgili kardeşim Gökhan’ın onca ikazına rağmen hiç blog yedeği almamışım. Tek tek tüm yazıları kopyala -yapıştır ile yeni evlerine taşımak oldukça zaman istiyor. 100 adet kitap yazısını önce taşıdım, Sevgili Günlük hala eksik. Çok yorulup üzülmedim, taşınırken fazlalıkları atar, eskilerden kurtulur, hafifler ya insan biraz öyle oldu aslında. Tabi ki ciddi bir risk aldım, yorumlar görünmüyor, 136 izleyiciden 15’iyle ancak buluşabildik .
Gökhan’ın yardımı ile oldu elbette bütün bunlar ve sonuçtan çok memnunum. Yenilik bana iyi geldi. Sanal da olsa yeni evlerimde sizleri de görmeyi çok isterim sevgili blogger’lar.
 
Bol okumalı, yazmalı, yorumlu günler diliyorum hepinize.
BİLGİ: Bu yazı benim için çok değerli olan olan sevgili Elif abla ( Elif Sarı ) tarafından yazılmıştır.

 

İlgili Makaleler

20 Yorum

  1. Ne güzel insanlara yardım etmek.. Sizi gönülden tebrik ediyorum. Yaptığınızı bir çok kişi yapmaz. Saygı duydum :)

  2. Gökhan öncelikle seni tebrik ediyorum çok erdemli davranış.
    Elif'in iki evinden de haberim yoktu. Bende çok takip edemiyorum blogları işlerimden dolayı. Bi kaç yazı yazıp çıkıyorum. Hemen gideyim Elif'e ;)

  3. Gökhan tam bir can simidisin:))iyi ki, varsın. Elif hanım zaten arkadaşlarımdan ama bloğunu taşıyan arkadaşı bilmiyordum sayende öğrenmiş oldum. Başarılar ….:)

  4. Hayırlı olsun yeni blogunuz:) Yazmak güzel şey. Ve yedek almak da gerçekten önemli;)

  5. Gökhan, değerli arkadaşım sana yakışanda bu zaten. Her zaman iyi niyetli, saygılı ve yardımcı olmayı seve seve kabul ediyorsun. Canı gönülden tebrik ediyorum seni.

  6. Şu yedekleme işini bir kere yanlış yaptım ya tekrarına cesaret edemiyorum bir türlü yine aynı şeyi yaparmıyım diye korkuyorum. Üstelik ilk kaybettiğim blog telafi edilebilirdi ama bu bloğumu gözden çıkaramıyorum 🙄. Ne güzel bir yazı yazmış Elif hanım ki hepsini fazlasıyla hakediyorsun ablacım 🤗. Bu arada Elif hanıma da çok büyük geçmişler olsun tekrarı olmaz inşallah. Bende en kısa sürede bu güzel blogları ziyaret etmek isterim 😊.

    1. Aslında yedek almak bir kaç dakikalık iş, daha önce anlatmıştım. Videolu olarak detaylı olarak tekrar anlatacağım bir gün.

  7. Merhabalar Gökhan Bey.
    Blog sayfalarımızda paylaştığımız yazı, belge, doküman ve fotoğraf karelerinin taşınması ve yedeklenmesi ile ilgili Elif Sarı'nın hikayesini okudum. Paylaştığınız için, çok teşekkür ederim. Kaleminize ve yüreğinize sağlık ve mutluluklar dilerim.

    O kadar emek vererek yazdığımız, çizdiğimiz blogların aslında periyodik bir şekilde yedeğini almamız gerekir. Bloglarımızın içeriğini Blogger'in içindeki herhangi bir blog sayfasına aktarabildiğimiz gibi, Blogger'in dışında bazı blog platformlarına (örnek: WordPress vb.) bile taşıyabiliyoruz diye biliyorum.

    Yardıma ihtiyacı olanların yardımına koşmakla da çok iyi ediyorsunuz. Bir bloggerin blog sayfasındaki sorununu çözdüğünüzde nasıl mutlu olduğunuzu çok iyi bilirim. Çünkü, ben de zaman zaman ihtiyacı olanlara yardım ettim ve ediyorum ve bundan çok büyük bir haz aldığımı da söyleyebilirim.
    Selam ve dualarımla.

    1. Merhabalar Recep Bey.
      Evet kesinlikle yedek almak çok önemli, zaman zaman yazılarımda da bahsediyorum yedek almanın önemini, yazma sıklığına göre belli aralıklarla yedek almalıyız mutlaka

      Evet aldığımız yedeği başka blog servislerine de taşıyabiliriz
      Teşekkür ederim Recep bey, elimden geldiği kadar faydalı olmaya gayret gösteriyorum.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu