Ben evin en küçük çocuğuyum , 4 kardeşin en küçüğü benim bu bazen benim için çok güzel olsa da bazen en küçük olmanın eksileri de olabiliyor ama ben en küçük olmaktan hep mutluluk duydum bazı zamanlar hariç öncelikle şunu söyleyebilirim ki en küçük evlat olduğunuz zaman anne ve babam bunu söylemeseler de sanki onların yanında ben daha çok kıymetliyim şu anda evde sadece annem babam ve ben üçümüz birlikte yaşıyoruz belkide o yüzdendir. onların beni sevdiğini hissettirmesi çok güzel bir duygu.
Eskiden çok şikayetçi olurdum niye en son ben oldum diye çok söylenirdim açıkçası , çünkü her şeyi ben yapardım , şimdi de yine öyle çünkü artık mecburum büyük kuşlar yuvadan uçunca onların yaptıkları işlerde bana kaldı. Ama en çok istediğim şey ise benden küçük bir kardeşimin olmasıydı.
Ben küçükken Çok Mutluydum
Çok akıllıymışım annem hep öyle derdi , en küçük olduğum için anne ve babamın gözleri devamlı benim üzerimde olduğu için ağabeylerim beni çok kıskanırmış ( Ne varsa kıskanacak, onuda anlamış değilim ) ama beni çok severlermiş halen de öyle ailenin göz bebeği benim ve bu beni çok mutlu ediyor. İnsanın sevildiğini bilmesinden daha güzel ne olabilir ki
Bu yazımda beni mimleyen Oğuz Bahadır Bozkurt , Küçüklük yıllarımı merak ederek beni mimlemiş kendine teşekkür ederim. Bende kendisini kırmayıp hakkında bir kaç şey yazmak istedim Ben küçükken komşuların bahçelerinden meyve alırdık ( çalardık ) ama bu hırsızlık olarak değil yani sonuçta bir kaç gün sonra söylerdik geri onlar da haklarını helal ederlerdi sağolsunlar bir keresinde hiç unutmuyorum incir ağacına çıkmıştık arkadaşlar ile incir yemeye , incir ağacı arkadaşının bahçesinde olduğu için acele etmiyorduk , abartmıyorum incir ağacı da çok büyük bir incir ağacıydı yani neredeyse 2 katlı ev büyüklüğünde vardı tam ineceğimiz zaman ağaçtan düştüm Allah'tan ayaklarımın üzerine düştüm ve düştüğüm yer de toprak olduğu için fazla bir sorun olmamıştı sadece ayaklarım çok ama çok ağrımıştı ve iki, üç gün hiç kalkmadan yatmıştım okula da gitmemiştim.
Bisiklet sürmeyi çok severdim. Zaman zaman arkadaşlarımın bisikletlerini sürerdim. Her zaman bir bisikletim olsun isterdim ve ilk okulda iken her dönem takdir alırdım 4. sınıfta başlamıştım takdir almaya ve öyle de devam etti ( Ta ki liseye kadar ) Babam hep söz verirdi bu döenem takdir alırsan sana bisiklet alacağım diye bende sırf bisikleti düşünerek hep ders çalışırdım. Bisikletim olsun diye ama bisikletim bir türlü olmamıştı çünkü o zaman ki evin ekonomik durumu buna müsaade etmiyordu ve babam da her karne döneminde çok üzülüyordu bana bisiklet alamadığı için. Ama bende canın sağolsun baba demeyi ihmal etmiyordum o yaşımda bile babamın üzülmesine gönlüm razı olmuyordu , Benim bir numara büyük ağabeyim, ilk bisikletimi almıştı belki biraz geç olmuştu ama en iyisinden olmuştu görmeniz lazım yani o zaman ki yıllara göre henüz mahalle de sadece bir kaç kişide vardı 18 vitesli bisiklet , benim bisiklet ise 21 vites di ve o zaman orta okul 2. ( 7. sınıf ) ye gidiyordum. o zamanlar ve bir kaç yıl sonra bisiklet zevkim bitmişti
Küçüklük maceralarım çok fazla ama hangi birini anlatacağımı bilemedim şimdi , inşallah başka bir yazımda da yine anlatmaya devam edeceğim.
Şansli cocuklardanmissi gökhan;)
Yalniz 21 vitesli bisiklet şu yaşimda hala bende yok ^-^
Küçük olunca insan hep krdes istiyor ben de hep istemistim :(
Mutlu sevgi dolu guzel yillarmis di mi ;) ee simdi evin buyugu sen olmussun anneler babalar evin kucugu oluyolar artik roller degisiyor :) Allah saglik versin hepsine.
Evet çok şanslıydım ben :) Evet anne , baba yaşlanınca çocuklar ile rol değişiyor onlar benim için çok değerli Annem ve Babam Teşekkür ederim Başkan Allah Herkese sağlık versin inşallah
daha masumdu sanki eskiden cocuklar agaclara tırmanır meyve kaçırır sokaktan içeri girmez… şimdikilere bak bide burjuva cocukları olup cıktılar :)
Aynen öyle eskiden çocuklar sokaklarda oyunlar oynarlardı şimdiki çocuklara bakıyorum bırak sokakta oyun oynamayı neredeyse yemek dahi yemiyorlar bilgisayarda oyun oynamaktan yemek yemeyi dahi unutuyorlar. Sonumuz ne olacak bakalım
Çok akıllı, uslu bir çocukmuşsun abi, halden anlayan çocukmuşsun :) Ben öyle olamadım ama olsun bu da kader :) İnşallah şimdiki çocuklarda senin gibi bir çocuk olur :)
İnşallah kardeşim ama şimdiki çocukları aileler şımartıyor, Nasıl mı? çocuğa her istediklerini alıyorlar böylece çocuk şımarıyor.
Aynen abi haklısın, böyle bir sorun var. Bende şımarık değildim çok şükür, olmadım da. Allah yardımcımız olsun bu konuda..
Amin kardeşim
Herkes bir şeyin değerini sonradan anlar ya, sen ise o an her şeyin değerini bilenlerdensin sanırım. Yani yazdıklarından bunu çıkardım.
Aynen kardeşim , teşekkür ederim
Eskiler çok güzel yahu. O bahçelerde ki meyveleri biz de eve gitmeden karnımızı doyurmak için yerdik.Sonra o şekerlerin etkisiyle akşama kadar top oynardık. Bisiklet olayına da gelirsek bende babama çok ısrar ederdim. Ama borçları olduğu için alamazdı. Ama bir gün milliyet gazetesinin bisiklet kuponunu biriktirip bana öyle bisiklet almıştı. O bisikleti hala saklarım. :( Ya şu eskiler insanı çok etkiliyor .
Evet gerçekten eskiler çok güzeldi, sokakta oynamaktan eve gelmeyi unutuyorduk.
Ben yazacak olsaydım kavga ve yaramazlık; eşek şakaları, kırıp dökme gibi bilumum yaramazlıklardan geçilmezdi. Evin küçüğü olmak her zaman güzeldir aslında.
Kesinlikle… Evin küçüğü olmak çok güzel gerçekten
evin en küçüklerinin daha şanslı olduğunu düşünüyorum nedense zira bizim ailede de öyle bir durum vardı :)
çok hoş anılarınız.. çocukluk daha az sıkıntının daha az gamın olduğu günler..
insan özlüyor..
Kesinlikle… Evin en küçüğü olmak çok iyi fakat bazen eksileri de olabiliyor.
Ben son on gündür çoook mutluyum sonrasını bilemem
Allah mutluluğunuzu daim etsin